ABD ara buluculuğunda Arap devletleri ile İsrail arasında imzalanan ve İbrahim Anlaşmaları’nın üzerinden dört yıl geçti.
Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn tartışmalı anlaşmayı 15 Eylül 2020’de imzaladı ve sonraki aylarda Fas ve Sudan da onlara katıldı.
İsrail’in Gazze’de giriştiği soykırımı andıran katliam ve işgal altındaki Batı Şeria’ya yönelik saldırılarının yanı sıra İran ve Lübnanlı grup Hizbullah ile daha geniş çaplı bir çatışma korkusuna rağmen, İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz sosyal medya platformu X’te anlaşmaların “barışa vesile olduğunu” iddia etti.
Katz, “İbrahim Anlaşmaları bölgede barışı gerçeğe dönüştürdü, Ortadoğu’da barış ve refahın sadece belirli koşullar altında mümkün olduğu yönündeki tarihi yanılsamayı yıktı ve ortak vizyon ve işbirliğinin daha iyi bir geleceğe giden yol olduğunu kanıtladı” ifadelerini kullandı.
Kamuoyu araştırmalarının da gösterdiği üzere İsrail ile normalleşme Arap ülkelerinde pek rağbet görmüyor ve Filistinliler tarafından “ulusal davalarına ihanet” olarak görülüyor.
İbrahim Anlaşmaları imzalanana kadar Arap devletlerinin genel tutumu, şu anda Batı Şeria’da işgal altında bulunan topraklarda yaşayabilir bir Filistin devleti kurulmadan İsrail ile resmi bağların kurulamayacağı yönündeydi.
Mısır ve Ürdün 20. yüzyılda İsrail ile normalleşme anlaşmaları yaparken, Arap Birliği 2002 yılında Filistin’in bağımsızlığını kabul etmesi halinde İsrail’e bölgesel entegrasyon vaat eden Suudi Arabistan liderliğindeki bir planı kabul etti.
İbrahim Anlaşmaları, İsrail’e Arap ve Müslüman dünyasında tanınmak için taviz vermek zorunda olmadığını göstererek bu planı altüst etti.
Filistinli yazar Muhammad Şahida, Ağustos 2021’de The New Arab’da yayınlanan bir yazısında anlaşmanın “otokratik rejimlerin kendi tahtlarını güvence altına alma ve güçlerini pekiştirme çaresizliğiyle ilgili olduğunu” ifade etmişti.
İsrail, BAE ile ilişkilerini normalleştirmenin yanı sıra işgal altındaki Batı Şeria’da toprak işgal etme planlarını askıya almayı kabul ederken, Filistin topraklarında yüz binlerce Yahudiyi barındıran yasa dışı yerleşimler devam etmekte, bu nüfus sürekli artmakta ve yeni yasa dışı yerleşim yerleri ilan edilmektedir.
İsrailli grup Peace Now’a göre bu yılın Haziran ayında İsrail, 1993 yılında imzalanan Oslo Anlaşmalarından bu yana Batı Şeria’daki en büyük toprak gaspına izin verdi.
Gazze’de katliam, Batı Şeria’da işgal ve saldırı
Aralık ayında Time dergisinde yayınlanan bir makalede, Democracy for the Arab World Now (DAWN) adlı haklar grubunun icra direktörü Sarah Leah Whitson, İbrahim Anlaşmalarının “İsrail’in ihlallerini engellemek” yerine, “birbirini takip eden İsrail hükümetlerini Filistinlilerin haklarını daha fazla görmezden gelme konusunda cesaretlendirdiğini” yazdı.
Whitson grubun, “BAE, Bahreyn, Fas ve Sudan’ı anlaşmalardan derhal çekilmeye, Mısır ve Ürdün ile birlikte İsrail ile tüm askeri koordinasyonu sona erdirmeye” çağırdığını söyledi.
İsrail geçtiğimiz yılın Ekim ayından bu yana Gazze Şeridi’ne amansız ve hedef gözetmeyen bir bombardıman gerçekleştiriyor. Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığı verilerine göre söz konusu tarihten bu yana hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı 41.000’i aşmış durumda.
İsrail, BAE ile ilişkilerini normalleştirmenin yanı sıra işgal altındaki Batı Şeria’da toprak işgal etme planlarını askıya almayı kabul ederken, Filistin topraklarında yüz binlerce Yahudiyi barındıran yasa dışı yerleşimler devam etmekte, bu nüfus sürekli artmakta ve yeni yasa dışı yerleşim yerleri ilan edilmektedir.
İsrailli grup Peace Now’a göre bu yılın Haziran ayında İsrail, 1993 yılında imzalanan Oslo Anlaşmalarından bu yana Batı Şeria’daki en büyük toprak gaspına izin verdi.
Gazze’de katliam, Batı Şeria’da işgal ve saldırı
Aralık ayında Time dergisinde yayınlanan bir makalede, Democracy for the Arab World Now (DAWN) adlı haklar grubunun icra direktörü Sarah Leah Whitson, İbrahim Anlaşmalarının “İsrail’in ihlallerini engellemek” yerine, “birbirini takip eden İsrail hükümetlerini Filistinlilerin haklarını daha fazla görmezden gelme konusunda cesaretlendirdiğini” yazdı.
Whitson grubun, “BAE, Bahreyn, Fas ve Sudan’ı anlaşmalardan derhal çekilmeye, Mısır ve Ürdün ile birlikte İsrail ile tüm askeri koordinasyonu sona erdirmeye” çağırdığını söyledi.
İsrail geçtiğimiz yılın Ekim ayından bu yana Gazze Şeridi’ne amansız ve hedef gözetmeyen bir bombardıman gerçekleştiriyor. Gazze’deki Filistin Sağlık Bakanlığı verilerine göre söz konusu tarihten bu yana hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı 41.000’i aşmış durumda.
Son Güncelleme: 3 hafta önce