SORU
Selamun aleykum hocam, Biz bir işyeri açmayı düşünüyoruz satışları genellikle kredi kartı ile yapıyoruz. Dükkanımıza banka POS makinası koyduğumuzda durumumuz nedir? Ne tavsiye ediyorsunuz? Cezakeallahuhayren.
CEVAP
Aleykum selam ve rahmetullahi ve berekatuhû. Hamd âlemlerin rabbi olan Allah’a, salât ve selam efendimiz Rasûlullah’a, ehli beytine, ashabına ve yolunu takip eden mü’minlere olsun.
Sorunun kısaca cevabını verdikten sonra tafsilata gireceğim. Günümüzün faiz sistemli bankalardan POS cihazı alıp kullanmak caiz değildir. Faize ve haramlara bulaşma riski çok büyüktür. Uzak durmak gerekir.
Muhterem kardeşim, bizler laik kapitalist küfür düzeninde yaşadığımız için muamele ettiğimiz devlet kurumların hiçbiri ve özel kurumların birçoğu muamelelerinde İslam’a yer vermezler. Bu sebeple yaptığımız her işin İslam’a göre hükmünü araştıracağız ve ona göre caizse yapacağız değilse kulluk vazifemiz icabı terk edeceğiz.
Günümüzün bankalarının tümüne yakını, faiz almak ve vermek yönüyle Allah ve Rasûlüyle savaşa girmiş bulunmaktadırlar. Faiz almak ve vermek büyük günahlardan olup bu konuda Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) “Faiz yiyeni, yedireni, yazanı ve şahitlerini lanetlemiştir.” (Ahmed, Beyhaki)
POS cihazı alıp kullanmak böyle mel’un bir müsseseyle muameleye girmek demektir. Edindiğim bilgiye göre herhangi bir bankadan POS cihazı alırken o bankayla sözleşmeye girilmektedir. O sözleşmeye girmeden bu cihazın ne anlama geldiğini öğrenelim:
POS cihazı kredi kartlarının işlem yapabilmesi için sokulduğu cihazdır. Kredi kartı üreten her bankanın müşterilerine kolaylık olması ve menfaat elde etme amacıyla, üye işyerleri aracılığıyla POS cihazı ile hizmet vermektedir.
Kredi kartı, bankaların ve bazı finansman kuruluşlarının müşterilerine verdiği, anlaşmalı Pos cihazı bulunan alışveriş noktalarında ödeme amaçlı veya banka ATM’lerinde nakit avans çekmek amaçlı kullanabilen, yapılan harcamaların aylık olarak bankaya tek seferde ya da taksitlerle ödenmek zorunda olunduğu, nakit paraya alternatif bir ödeme aracıdır.
Kredi kartı kullanarak alışveriş yapanlar kartı veren bankaya borçlanmaktadır. Banka genel uygulamada 30’ar günlük dönemlerde hesap kesimi yapar ve bu dönem boyunca kart ile yapılan harcamaları müşteriye bildirir. Cetvelde bildirilen borç için müşteriye yaklaşık 10 günlük ödeme süresi tanınır. Bu süre sonunda ödenmeyen borç için banka günlük olarak gecikme faizi işletir.
Genel anlamda POS cihazı ile işlem yapılınca üçlü bir koalisyon oluşur. Banka, kredi kartı kullanan müşteri ve POS cihazı bulunduran ticari kurum.
Kredi kartı kullanma konusunun tafsiline girmeyeceğim. Ama hükmünü beyan edeceğim. Banka kredi kartını verirken iyilik (Maruf) etmek için değil müşteriyi faize düşürüp ondan para kazanma amacıyla verir. Müşteri alışveriş yaparken para ödemez, yerine banka kefil olur. Müşteri, bankanın belirlediği limit kadar harcama yapabilir. Belirlenen tarihte müşteri bankanın borcunu yatırmazsa, banka müşteri borcuna faiz koyar. Müddet geçtikçe ve borç ödenmediği sürede faizi artar ve borcu sürekli yükselir.
Birçok Müslümanın kredi kartı belasına girdiğini, ödeyemediği borcundan dolayı faize bulaştığını hatta iflas edip ağır faiz altında ezildiğini duydum. Kredi kartı borcunu ödeyemeyen bazı avamdan halkın intihar ettiğini haberlerde işitiyoruz. Kredi karta israfa ve hesapsız harcamaya yol açtığı malumdur.
Kredi kartı anlaşmaları İslam’a göre yapılmadığından dolayı hem İslam’a aykırı anlaşmalara imza atılıyor, hem de yüksek ihtimalle faize bulaşıyor. Borcunu haspel kader zamanında ödeyemezse veya unutursa bir kuruş dahi olsa faizini ödemek zorunda kalmaktadır.
Kredi kartında mahzur olan şu noktayı da göz ardı etmemek gerekir. Altın ve gümüş alırken peşin parayla alınabilir, vadeli caiz değildir. Kredi kartı kullanan kişi vadeli alıyor ve İslami bir muhalefete girmiş oluyor.
Sözün kısası bu yönüyle kredi kartı kullanmak caiz değildir. POS makinesi kullanan firma bu yönüyle kredi kartı kullanıcısına bu vaziyetle ortak olmuş oluyor. Müşterinin kart almasına sebep oluyor hem de kullanma olanağı sağlıyor.
POS cihazı alırken anlaşmaya giriliyor. O anlaşmadan biri firma sahibine diyor ki: Müşterinin senden yapacağı alışverişin ücretini ben ödeyeceğim. Eğer belirlenen zamanda gelip paranı alırsan bir parandan kesmeyeceğim. Ama daha erken gelip alırsan paranın yüzde …. şu kadarını keserim. Bu muamele konusunda âlimler arasında caizliğinde ihtilaf vardır. Yani borç verdiğin kişi gelip sana diyor ki borcunu benden daha erken istiyorsan paranın şu miktarını keserim. Kabul edersen şimdi öderim. Ama tam istiyorsan zamanını bekle. Bu muamele âlimler arasında ihtilaf konusudur. Birçok âlime göre haramken bazı âlimler cevaz veriyorlar.
Müslüman bu kapitalist laik sistemde POS cihazı kullanmadığı için çok sıkıntılar çekebilir, çok müşteri kaybedebilir. Ama şunu unutmamalıyız: Biz Müslümanız. Dinimizi dünyamıza değil, dünyamızı dinimize feda etmekle görevliyiz. Allah için bir şey terk edilirse, Allah-u Teâlâ daha hayırlısını mutlaka verecektir. Allah’tan korkanlara hem çıkış kapısı verecek hemde beklemedikleri yerlerden onları rızıklandıracaktır. Allah-u Teâlâ en doğrusunu bilendir.
Allah’a hamd ve Rasûlü Muhammed’e salât ve selam olsun. Davamızın sonu âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamd etmektir.
Musa Ebu Cafer
Son Güncelleme: 1 yıl önce